Oda’da geçen sene neler mi vardı?

​

Tamamı kendi yapımımız olan, olabildiğince farklı türde seçkin tiyatro metinlerini, konvansiyonel ve modern sahneleme biçimleriyle, tamamen ücretsiz olarak seyircimizle buluşturduk. Bir sezonda 2500 ‘ün üzerinde seyirciyle birlikte Oda’mızın siyahına kahkaları ve hüzünleri iliştirdik.

​

​Doğaçlama ekibimiz İstanbul sahnelerinin tozunu yuttu ve düzenli gösterimlere başladı. Biz de provaların ve çoğunlukla hayatın yorgunluğunu atmak için onları yalnız bırakmadık.

​

Yeri geldi şairlerimizi bir performansla andık ve sonrasında serbest mikrofonla gönlünüzden geçen şiirleri paylaştık.

Yeri geldi, Oda’yı bir korku evine çevirdik ve farklı kültürlerin de kendini Oda’sında hissetmesini istedik.

​

Yeri geldi karanlığı hissettik, hissettirdik, duyarlılığa davet ettik.

​

Konserlerde birlikte dinledik, birlikte söyledik.

​

Farklı Üniversitelerden Tiyatro yapımlarını Oda’ya ağırladık.

​

İstanbul Tiyatro’sunu keşfetmek için üyelerimizle farklı türlerde ve sahneleme biçimlerinde oyunları seyretmek için şehrin farklı bölgelerini arşınladık.

​

Yapımlarımızla turnelere çıktık ve bizler gibi karanlık bir Oda’ya sahip olamasalar da, tıpkı bizim yapmaktan keyif aldığımız gibi, sahneyi yürekleriyle ve inançlarıyla aydınlatan pek çok farklı zihni, kültürü ve yaşamı yerinde hissettik.

​

Bir dönem süren Temel Oyunculuk ve Tiyatro Atölyelerini sonunda 140 Kişiyle başladığımız serüvene eksiksiz katılım gösteren ve emek veren üyelerle, sahne önü ve arkasında görev alan toplam 29 Kişi ile 'YOLCULAR' yapımını gerçekleştirdik. 

 

Üyelere özel alanlarda Atölye içeriklerimizi, işleyişimizi çevrimiçi takip ve duyuru sistemine geçirdik. Dramaturgi çalışmaları yaptık, raporlar, makaleler yayınladık.

​

Öğrenim görmenin yanında, Oda’nın var olabilmesini tamamen gönüllü olarak üstelenen oyuncusundan, teknikerine, yönetmeninden, ekip sorumlularına kadar tüm üyelerimiz; sahne sanatlarına sahip çıkarak bizleri yalnız bırakmayan seyircilerimiz; Ülkemizinde Üniversite Tiyatrosu kültürü adına böylesine öncü bir modelin yapılanmasını destekleyerek bizleri sanatsal üretime teşvik eden üniversitemizin tüm idari personel ve yöneticileri sağ olun, var olun.

​

Bu dönem biraz yorulduk, gelecek sene yeniden aynı heyecanla sizlerle seçkin tiyatro eserlerini ve farklı etkinlikleri buluşturmak ümidiyle sezonu kapattık. Haziran ayında Welcome Week'te bu sene ve geçtiğimiz sene sergilediğimiz yapımlarımızı sizlerle tekrar buluşturmak sözüyle minik bir ara verdik.

​

BARAN GÜLER
Genel Sanat Yönetmeni